Aslında hiçbir şey yapmanıza gerek yok diyebilirim. Hadi gelin birlikte nedenleriyle birlikte bakalım bizdeki bu matematik sevdasına.
Sizi ben ilk olarak ilkokul sıralarınıza götürmek istiyorum. Sınıf öğretmenlerinizin beden ve müzik gibi dersleri önemsemeden diğer sınıfları geçmek için hırsla matematik çözdüğünüz günlere. Sizi de matematik yapmanız için zorladılar değil mi? Ve emin olun siz de o matematikleri yapamadınız. Hangi matematikleri peki? Hedef olarak kendi koyduğunuz matematiği mi yoksa başkalarının hedeflediği matematiği mi yapamadınız?
“Ama hocam şimdi bizim zamanımızla bu zaman bir mi?”
Tabiki değil, hem de nasıl farklı. Şimdilerde abaküs yok sayım işlemleri telefonla oluyor. Mimarlık çizimleri desen makineyle, tapu kadastroya hiç girmiyorum bile. Hadi ellerinle ölç parsellerin ayrımını sıkıyorsa. Evet her şey matematik artık. Ama üreten matematik hepsi. Biz çocukların önüne üreten değil hazır olan matematiği koyup belirli çözümden belirli süreyle yapmasını istiyoruz. Kendi bir çözüm mü getirdi. “Olur mu canım öyle şey küçücük çocuk ne anlar?” tripleri de cabası.
“Eee peki bu kadar konuşuyoruz da çocuğum matematik yapmasın mı hocam?”
Yapsın tabiki, ama senin hedeflediğin matematiği değil keyif aldığı, istediği matematiği yapsın. İşte o zaman yıkacağız matematikteki şu ön yargıları.
Hem siz hiç diyor musunuz: “Benim çocuk beden yapamıyor.” diye. Demiyorsunuz. Demeniz mi lazım? Hayır canım, bırakın ona da çocuğunuz karar versin ilgi ve yeteneklerine göre. Siz, kendi küçüklüğünüzdeki yapamadıklarınıza değil kendi istediklerine yönlendirin çocuklarınızı.
“Peki hocam senin yeni nesil sorulardan haberin var mı?”
Olmaz olur mu yahu. Zaten çocukları başarısızım algısına çeken onlar. Ki ona da başka bir yazıda değineceğiz. Özel derslerin bu kadar artmasına paralel olarak tabi.
Comments